DİĞER
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
“Popüler tarihî roman furyasından ulusal akıma ait bir roman olan Müfide Ferit Tek’in Pervaneler’ine, ikonoklastik dönemde hüküm sürmüş İrene’nin Selim İleri tarafından yazılan otobiyografik anlatısı Hepsi Alev’den yine ikonoklastik periyotta iki Bizanslı keşişin varoluşsal ve toplumsal sorgulamalarını içeren Bilge Karasu’nun Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı’na ve Lale Müldür’ün yarı otobiyografik fantezisi Bizansiyya’ya...”
Bu yazıda hem bacaların hem de onlarla ilgili bâtıllıklar yığınının içinden birkaçını seçtim ve evlerle ilgili benden akıllı uslu şeyler duymayı bekleyen okurun karşısına çıkardım...
Günün Sonu Yok'ta Rachel Seiffert, arka plana toplumsal, siyasî meseleleri yerleştirmiş olsa da gündelik hayat içerisinde insanlık durumlarının parıldayıverdiği anlara odaklanıyor daha çok...
Yavuz Ekinci'nin Günün Birinde adlı romanı Almanya'da yayınlandı. Alman kültür basınında hakkında övgüyle yazılar yazılan roman, "yayınevlerinin bahar programlarından 10 şahane roman” listesinde de yer alıyor.
Ânı genişletip derinlikli bir romana dönüştüren, acı bir ironinin gölgesini tüm bir metne yayan, dili tüm olanaklarıyla kullanıp buna rağmen dil tasarrufu sağlayan bir Yavuz Ekinci ile karşılaşıyoruz...
Yavuz Ekinci’nin 21 Mart günü raflardaki yerini alacak Günün Birinde romanınının “Masalım Ne Zaman Başladı” bölümünden tadımlık yayınlıyoruz...
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık